[MetinKeleş]

bahsedilen Esad rejimi ile ters düşmüş masum ve mazlum muhalif Suriyeliler değil. Bu insanların mazlumluğunu paravan yapan ve emperyalist güçlerin maşası, insan olmayan, dünyanın dört bir tarafından gelerek bu güçlere hizmet eden işsiz, güçsüz, kafasız, adam öldürmekten başka bir iş yapamayan hasta ruhlu, psikopat yaratıklar. ne kadar nefretle dolu olursa olsun ölmüş bir insanın ciğerini söküp yerken "Allahuekber" diyebilir mi bir yaratık. ne olursa olsun masum insanların öleceğini bile bile bomba üretebilir mi? bunun en zülüm görmüş insanlarda bile yeri yoktur; ama yaratıklar yapabiliyorlar. muhalifsen "gerilla" olursun. Bolivya da olduğu gibi... emperyalistlerin uşağı hükümet güçleriyle çarpışırken vatandaşını veya masum insanları öldürmezsin. kendi imkanlarınla yaparsın, emperyalistlerin veya onların uşaklarının sağladıkları ile değil. insanlık onuruna yakışacak şekilde yaparsın; mafya, eroin parasıyla değil. değer yargıları olur. insan için insanlık dışı davranmaz. Peygamberimiz ve Sahabe tam bir "gerilla" idi bu bakış açısından bakarsak. böyle düşünmek Esad taraftarı olmak değildir, Esad ın yaptığı zulümü hoş görmek değildir.
klasik olarak soracağımız soru "bu eylem kimin işine gelir?" sorusunu sormaktır. uzatmaya gerek yok: Rusya ve Abd anlaştı, Esad a şans verecekler. Bu İsrail in hoşuna gitmedi. kolay kontrol edebileceği muhalif güçlere bu olayı yaptırdı ki Türkiye Suriye ye savaş ilan etsin. yöneticilerimiz ise dünden hazır zaten bu olaya, büyük idealler veya verilen görevler gereği. Abd bu, belli olmaz, Rusya ya anlaştık deyip, arkadan iş çevirmiş olabilir.
aslında Kur'an da Allah he şeyi söylemiş: (mealen) "Ey İman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları veli / dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları veli kabul ederse o da onlardandır. Allah, zalim topluma hidayet vermez." (maide 51) en çok söylediği insanlara "bakmaz mısınız, görmez misiniz, ibret almaz mısınız, düşünmez misiniz?" dediği halde biz beynimizi hiç kullanmayız. bunları yapmayanlara da neler olacağını apaçık söylemiş olduğu halde...
çok ama çok uzun konular bunlar. zamanı gelinceye kadar, sadece söyleşelim. kırmadan, üzmeden birbirimizi. yanlış anlamadan ve yanlış anlatmadan kendimizi :)